Firari nefesi sus çığlığında
Üflüyor gecenin yaralarına
Ebem kuşağında çiğ taneleri
Düşüyor usulca avuçlarına
Bir su içimi dönüyor mekan
Dalıyor gözleri bir su içimi
Islak sinesinde mevsimler değişiyor
Sıcak iklimlerde kumrular sevişiyor
Bir ispinoz şarkısıydı oysa kavgamız
Bir garip savruluş can kıyısında
Hayata, ekmeğe , aşka
Yirmi bir gram onur, yirmi gram sevda
Uzuyor, inceliyor, bükülüyor ışıklar
Ayak izlerimi kokluyor zaman
Aç bir kurt sendeliyor yüreğimde
Aklımda baharın mor çiçekleri
Sana düşüyorum son defa
Azar azar küçülüyor gözlerim
Azar azar beyaza doğru
Azar azar tükeniyor çehrenden gülüş
Azar azar unutuluyorsun
Yankılar vuruyor kör pencereye
Neredesin diyor pervazda rüzgâr
Derinden derine bir seda yükseliyor
Yetim bir kuşluk vakti
Bıraktığın yerdeyim